
DİNLEME GÜÇLÜĞÜ (TONAL SAĞIRLIK)
- Davranış Problemleri
- 2025-03-15
- Öğrenme Güçlüğü, Dinleme Güçlüğü, Tonal Sağırlık, Konuşma Seslerini Ayırt Edememe
- Yazar: Aziz YILDIRIM
Öğrenme güçlüğü, bireyin bilişsel süreçlerde yaşadığı belirli zorlukları kapsayan bir şemsiye terimdir. Dinleme güçlüğü ve tonal sağırlık da bu çerçevede değerlendirilebilecek spesifik işitsel işleme sorunları arasında yer alır.
Dinleme güçlüğü, bireyin duyduğu sesleri doğru bir şekilde anlamlandırma ve işleme becerisinde yaşadığı zorlukları ifade eder. Bu, genel işitme yeteneğiyle doğrudan ilgili olmayıp, beynin sesleri nasıl işlediği ile ilgilidir.
Dinleme başkasının konuşmasını anlama ya da katılma yeteneğidir. Dinleme alanındaki öğrenme güçlükleri sorun olabilir.
Çünkü öğretmenler öğrencilere sözlü olarak önemli derecede bilgi aktarmaktadırlar ve bu yüzden sesbirimsel tanıma okumayı öğrenme konusunda kritik bir öneme sahiptir.
Dinleme güçlüğü, işitme kaybından farklı olarak, kişinin işitme duyusu tamamen normal olabilir, ancak beyin sesleri işlemekte zorlanır. Bu durum, özellikle dikkat eksikliği, dil gelişimi bozuklukları veya işitsel işlemleme bozukluğu (APD - Auditory Processing Disorder) ile ilişkilendirilebilir.
Özellikleri ve Belirtileri:
• Kişinin işitme duyusu normal olmasına rağmen konuşulanları ayırt etmede ve anlamada zorluk çekmesi
• Arka plan gürültüsünde konuşmayı takip edememe (örneğin, sınıfta öğretmenin sesini ayırt edememe)
• Seslerin sırasını işleme güçlüğü, bu da fonolojik farkındalık, okuma ve yazma becerilerini olumsuz etkileyebilir
• Hızlı veya uzun cümleleri anlamada zorlanma
• Sözel yönergeleri takip etmekte güçlük (örneğin, “Önce kitabını al, sonra defterine yaz.” gibi çok aşamalı yönergeleri unutma)
• Dikkat eksikliği ile karıştırılabilir, çünkü birey genellikle konuşmaları kaçırdığı için dikkatsiz gibi görünebilir
Dinleme Güçlüğünde Tonal Sağırlık
Disleksiye sahip bireylerde, yumuşak/yavaş fonemleri işitsel yol boyunca taşıyan büyük hücreler yeterince gelişmemiştir. Bu sinirsel yapılardaki boşluklar nedeniyle sol beyin, yumuşak/yavaş ses parçalarını yeterince "duyamaz". Geleneksel olarak, bu durum konuşma diline karşı tonal sağırlık olarak adlandırılmıştır.
Kişi ne kadar dikkatle dinlerse dinlesin, yumuşak/yavaş konuşma modellerini işitemez veya bunlar arasındaki farkı ayırt edemez. Sol beyin bu konuşma bileşenlerini duyamadığı için, bu bireylerin duyduklarını hafızadan doğru şekilde yazmaları da imkânsız hale gelir.
Tonal Sağırlık (Konuşma Seslerini Ayırt Edememe)
Dinleme güçlüğüne sahip bireylerde, yumuşak/yavaş sesleri ileten büyük hücreler tam olarak gelişmediği için beyin bu sesleri yeterince "duyamaz". Bu nedenle tonal sağırlık (konuşma tonlarını ve ses farklarını algılamada güçlük) ortaya çıkar.
Türkçede tonal sağırlık özellikle şu durumlarda görülebilir:
• Ünlü harfleri (a, e, ı, i, o, ö, u, ü) ayırt etme güçlüğü
o Örneğin, "kale" yerine "kule" duyma ve yazma.
• Yumuşak ünsüzler (b, d, g, j, v, z) ile sert ünsüzler (p, t, k, ç, f, s, ş, h) arasındaki farkı ayırt edememe
o Örneğin, "top" yerine "dop", "kasa" yerine "gaza" duyma ve yazma.
• Sessiz harfleri atlama veya yanlış duyma
o Örneğin, "çocuk" yerine "çucuk", "kapı" yerine "kaı" duyma ve yazma.
• Kelime sonlarındaki sesleri kaçırma
o Örneğin, "elma" yerine "el", "balık" yerine "balı" duyma ve yazma.
Bu durum, kişinin konuşulan kelimeleri yanlış algılamasına ve doğru şekilde yazamamasına neden olur. Özellikle hızlı konuşulan veya düşük ses tonuyla söylenen kelimeler, işitsel disleksiye sahip bireyler için daha da zorlayıcı olabilir.