
Çocuğunuzla Güç Mücadelesinden NasIl Kurtulabilirsiniz?
- Davranış Problemleri
- 2024-02-09
- çocuk, sabır, tutarlı ebeyenler, güç mücadelesi, ebeveyn, karşı koyma
- Yazar: Pamela Li
Hiçbir ebeveyn çocuğuyla bir irade savaşına girmek istemez ancak güç mücadeleleri hiç beklemediğiniz bir anda ortaya çıkabilir.
Belki çocuğunuz sabah giyinmeyi reddediyordur, yatma vakti geldiğinde nöbet geçiriyordur ya da ödev yüzünden tartışıyor olabilir.
Durum ne olursa olsun bu çatışmalar sizi hüsrana uğratabilir, öfke düzeyinizi artmasına neden olabilir. Siz farkına bile varmadan, basit bir istek topyekun bir savaşa dönüşebilir.
Güç Mücadelesi Nedir?
Güç mücadelesi, iki veya daha fazla tarafın bir durumda kontrol veya hakimiyet için rekabet ettiği bir durumdur. Mücadele, evde bir çocuk ve ebeveyn kontrol için savaşırken ortaya çıkabilir.
Bu görünmez çekişme evinizde yıkıcı bir güç olabilir.
Güç mücadeleleri genellikle çatışmalara ve gerginliğe yol açarak işbirliğine elverişli olmayan düşmanca bir ortama yol açar. Ebeveyn-çocuk ilişkilerine zarar verir ve uygun iletişimi engeller.
Çocuklarla Güç Mücadelesine Verilebilecek Örnekler:
1. Ev işleri
Güç mücadelelerinin en yaygın örneklerinden biri, ev işlerini tamamlamaktır. Bu günlük görev, genellikle güç dinamiklerinin gerçek zamanlı olarak ortaya çıktığı bir savaş alanına dönüşür. Bir çocuk şikayet edebilir, tartışabilir veya kendisine verilen işleri tamamlamayı reddedebilir. Sorumluluğu öğretmeye ve evi temiz tutmaya çalışan ebeveynler, bu görevlerin tamamlanması konusunda ısrar edebilirler.
2. Ekran süresi
Dijital çağda bir çocuğun elektronik cihazlarda ne kadar zaman harcadığı konusundaki anlaşmazlık, önemli bir güç mücadelesine dönüşebilir. Ebeveynler fiziksel aktivite, okuma veya aile etkileşimi lehine ekran süresini sınırlamaya çalışırken çocuklar video oyunlarında, sosyal medyada veya TV izleyerek saatler geçirmek isteyebilir.
3. Yemek zamanları
Bir çocuk akşam yemeğinde neyin servis edildiği konusunda tartışabilir veya belirli yiyecekleri yemeyi reddedebilir. Önce tatlı yemek istedikleri için de itiraz edebilirler.
Bir çocuk belirli yiyecekleri yemeyi reddedebilir veya yalnızca en sevdiği yemekleri yemekte ısrar edebilir. Ebeveynler ise dengeli beslenme konusunda ısrarcıdır. Bu durum ebeveyn ve çocuk arasında çekişmeye yol açar.
5. Ev ödevi
Ev ödevi başka bir çekişme alanı olabilir. Çocuklar ekran başında vakit geçirmeyi tercih ederek ev ödevlerini yapmaktan kaçınabilirler. Eğitimin önemini anlayan ebeveynler, oyun zamanından önce ev ödevlerinin tamamlanması konusunda ısrar edebilirler.
Güç Mücadeleleri Neden Olur?
Aile içindeki güç mücadeleleri genellikle bir kontrol arzusundan kaynaklanır. Ebeveynler çocuklarının davranışlarını düzenlemeye çalışırken çocuk bağımsızlıklarını iddia etmeye çalışır.
Her iki taraf da bu savaşta agresif bir şekilde kazanmak istediğinde güç mücadeleleri başlar.
Çatışmalar, duygusal tepkileri körükleme eğilimindedir. Bu duygusal körükleme durumu, net düşünmeyi engeller ve durumu tam anlamıyla bir tartışmaya dönüştürür. Sonunda herkes üzülür, sorunlar anlaşarak çözülmez ve ilişki gerginleşir. Güç mücadeleleri kaybet-kaybet sonuçları yaratır.
Çocuğunuzla Güç Mücadelesinden Nasıl Kaçınılır?
Güç mücadelelerinden kaçınmanın anahtarı, her şeyden önce meşgul olmamaktır. Bu kulağa basit gelebilir ancak bir çatışmayı başlamadan önce önlemek gerçekten en etkili yaklaşımdır. Duygular arttığında hem çocuk hem de ebeveyn, mantıklı düşünme yeteneğini kaybeder.
Peki ebeveynler bir mücadele başlatmaktan nasıl kaçınabilir?
1-Size karşı saygılı olmasalar bile çocuğunuza karşı saygılı olun.
Çocukların bazen küçük ve aptalca şeyler yüzünden nasıl kavga ettiklerini fark ettiniz mi?
O anlarda asıl sorunla ilgilenmezler. Çocuklar aslında bir şeyi yapmaya nasıl yönlendirildikleri veya kendilerine nasıl saygılı olmayan bir şekilde davranıldığı konusunda takılı kalacaklar ve rahatsız olacaklar.
Saygılı olmak sadece güç mücadelelerini engellemekle kalmaz aynı zamanda çocuklarımız için istenlen davranışlara da rol model olur.
İstekte bulunduğumuzda, fikir ayrılıklarını dile getirdiğimizde veya olumsuz geri bildirimde bulunduğumuzda çocukların bakış açılarını göz önünde bulundurarak saygılı olmalıyız.
Saygılı bir şekilde konuşmak, meydan okuyan güç mücadelelerine yol açan duygusal yükselişi önler. Daha da önemlisi çocuklarımıza, başkalarına onurlu davranmayı, diplomatik sınırlar koymayı ve çatışmaları saldırganlık yerine işbirliği yoluyla çözmeyi öğretir. Sözlerimiz tüm aile dinamiğinin tonunu belirliyor.
2-Şimdilik saygısız tonu görmezden gelin.
Çocuğunuz size meydan okumaya başladığında, bir ebeveynin aklından aşağıdaki düşüncelerin geçmesi yaygındır:
"Meydan okuyorlar."
"Benimle böyle konuşmaya nasıl cüret ederler?"
"Bunu yanlarına bırakmalarına izin veremem."
"Onlara saygı hakkında bir ders vermem gerekiyor."
"Onlara kimin patron olduğunu göstereceğim."
Peki ele almaya çalıştığınız ilk sorunu hatırlıyor musunuz? Hala bunun üzerinde çalışıyor musun?
Çatışmaya dışarıdan katılmasanız bile zihinsel olarak çatışmaya dahil olmak dikkatinizi asıl hedefinizden saptırabilir. Bu düşünceler sizi daha çok çatışmaya girme olasılığınızı artırıyor ve yapıcı bir çözüm bulma olasılığınızı azaltıyor. Birçok hüsrana uğramış ebeveyn, çocuklarının saygısız tonlarını görmezden gelmeyi zor buluyor.
Birçoğumuza hayatımızın bir noktasında yetişkinlerle bu şekilde konuşmanın kabul edilemez olduğu öğretilmiş olabilir.
Bir an için çocuğun ses tonu gözden kaçırmayı seçmek, onu tamamen göz ardı etmek anlamına gelmez. Tam aksine olayı daha iyi çözümlemek için bir başlangıç olabilir.
Önce acil sorunu ele alın ve ardından üslup ve tutum konusunu daha sonra tekrar gözden geçirin. Bu bakış açısını değiştirmekte zorlanıyorsanız saygılı iletişim kurmanın sizin için neden bu kadar önemli olduğunu düşünmeniz faydalı olabilir.
3-İçeriği dinleyin ve yanıtlayın
Ne dediklerini dinleyin ve bu sorunu çözün.
İşte bir örnek.
Ebeveyn: “Ev ödevine başlama zamanı.”
Çocuk: “Ev ödevi yapmak istemiyorum. Ev işi aptalca sen aptalsın.”
Ebeveyn: “Vay canına!! bu saygısızlıktı ve bundan hoşlanmadım. Ama önce ev ödevini neden sevmediğin hakkında konuşalım. Neden beğenmiyorsun?”
Çocuk: “Okul aptalca. Asla bir şey öğrenemiyorum.”
Ebeveyn: “Neden okulda bir şeyler öğrenemiyorsun? Neler sana uygun olmadığını düşünüyorsun? Diğer çocuklarla veya öğretmenle anlaşmakta sorun mu yaşıyorsunuz?”
Sorunun dibine inin.
Çocuğunuza saygılı olduğunuzu hissettirin.
4-Çocuğu önemseyin, kuralları değil.
Yetişkinlerin birbirleriyle sık sık güç mücadelesine girme olasılığı çocuklardan daha düşüktür. Bu durum olgunluklarının artmasıyla ilişkilendirilebilir ancak yetişkinlerin de mutsuz oldukları durumlarla başa çıkmak için ellerinde daha geniş bir strateji yelpazesi vardır.
İşlerinden ayrılabilirler.
Bir arkadaşlığı koparabilirler.
Uzaklaşabilirler.
Telefonu kapatabilirler.
Çocuklar genellikle kendilerini bir durumdan çıkaramazlar. Ebeveynlerine bağımlıdırlar ve sınırlı seçenekleri vardır.
Bu nedenle mücadeleler genellikle ilişkideki bu güç dengesizliğinden kaynaklanır.
Ebeveynler olarak, çocuklarımız adına kararların çoğunu biz alıyoruz. Dünyanın nasıl çalıştığı hakkında daha fazla yaşam deneyimine ve bilgisine sahibiz. Çocuklarımızı hatalardan korumak ve onları doğru yola yönlendirmek istiyoruz.
Bu yüzden temel kurallar oluşturuyoruz ve çocuklarımıza yapmak istemeyebilecekleri şeyleri yaptırıyoruz. Örneğin; sebzelerini yemek, ödevlerini bitirmek, erken yatmak.
Bununla birlikte onlara bir şeyler yaptırmak için arkasındaki mantığı açıklamak yerine genellikle güç dengesizliğine güveniriz. Yeni yürümeye başlayan çocuklar için işe yarayabilir ancak çocuğunuz büyüdükçe kontrol ve anlayış eksikliği sinir bozucu hale gelir.
5-Kuralları değil, onları önemsediğinizi gösterin.
Çocuklar, ebeveyn kurallarının ardındaki sevgi dolu niyetleri anladıklarında işbirliği yapmaya daha istekli hale gelirler. Sadece kontrol uğruna kontrol etmeye çalışmadığınızı görüyorlar olacaklardır.
6-Günlük yaşamda ilişki kurun ve saygıyı öğretin.
Ebeveynlerin, hararetli bir güç mücadelesi sırasında saygıyı öğretme girişimlerinin etkili olması pek olası değildir. Duygular yükseldiğinde çocuklar dinlemek ve öğrenmekten çok "kazanmaya" odaklanır. O zaman saygı, içselleştirdikleri bir değer yerine, yapmaya zorlandıkları başka bir şey haline gelir.
Sakin anlarda saygı geliştirin. Çocukların rehberlik ve hayat derslerine daha açık olması için güçlü bir ilişki kurun.
Günlük yaşamda saygıyı modelleyerek tonu belirleyin. Çocuğunuzla sakin bir şekilde konuşun. Üzgünken bile incitici sözlerden kaçının. İşbirlikleri ve aile hayatına katkıları için kendilerine teşekkür etmeye özen gösterin.
Kitaplardan, dizilerden veya gerçek hayattan örnekler vererek saygının neden önemli olduğunu açıklayın.
"Şu karakterlerin anlaşmazlıklarını saygıyla nasıl çözdüğünü görüyor musun?"
Düşündürücü sorular sorun: "Birinin sözünü kestiğinizde bunun nasıl hissettirdiğini düşünüyorsunuz?"
Özerkliği Destekleyici Ebeveynlik
Çocuklar büyüdükçe uygun kontrol duygusu vermek, güç mücadelelerinden kaçınan yetkin çocuklar yetiştirmenin anahtarıdır.
Özerkliği destekleyen ebeveynlik, çocukların gelişimsel olarak uygun sınırlar içinde kendi kaderini tayin etmesine izin verirken dengeli otoriteyi korur.
Çocuklarla olan güç mücadelelerini durdurmanın anahtarı sabır ve tutarlılıktır. Bir gecede değişiklik beklemeyin. Zamanla saygı ve problem çözme sadece çatışmanın hararetinde başvurulan bir talep değil, hayatında içselleştirmiş olduğu bir alışkanlık ve temel değer haline gelir.